Tayyip Bey'in büyüttüğü bostanlardan bıktık; bostan korkuluğu kadar karşılıkları yok!
20 Yıllık AK Parti iktidarında bir bakan değişiyor, bakan yardımcıları, genel müdürler, daire başkanları da değişiyor; bir belediye başkanı değişiyor, başkan yardımcıları, daire başkanları, şube müdürleri de değişiyor; bir il başkanı değişiyor, devlet kurumlarının il müdürleri, hastanelerin başhekimleri de değişiyor; bir rektör değişiyor, rektör yardımcıları, dekanlar, genel sekreter, daire başkanları değişiyor; muhalefet partisi gelse ancak bu kadar değişiklik olur. Her yerde devr-i sabık yaşanıyor, her yerde koloni sistemi kuruluyor, derebeyliğine taş çıkartan, aşiretçilik oyunları oynanıyor. Kurumsal hafıza bırakılmadı!
Kırk koyunu salıyorsun dağa, yanlarında ne çoban, ne çoban köpekleri var, kurt kapmadan dönsünler isteniyor. Bugün anne/babayla çocukları arasında yaşanan çatışmanın sebebi anlayıştan yoksun, endişe taşımayan, kendilerine sunulan imtiyazı tepe tepe kullanan siyasilerimizdir.
Biz yüz yıllık geçmişin acısını, hüznünü, travmalarını, intiharlarını velhasıl bütün zulmünü bildiğimiz, yaşadığımız için geniş karınlı olduk da, gençlerin karnı o kadar geniş değil.
Biz de anlamıyoruz, adını kazanımları korumak koyuyoruz, adını siyaset ancak bu kadar önümüzü açabilir koyuyoruz, siyaset bizim özgürlük alanlarımızı genişletmek için vardır diyoruz, tevillerimiz kendi iç dünyamızda bize bile inandırıcı gelmezken, gençlere nasıl anlatacağız?
Ekabir, kendini bilmez, İmam Hatip Mezunu, hafız bir belediye başkanına bildiğimiz tanıdığımız 4-5 sivil toplum örgütünün başkanı gidiyor. Ahlaksız bir sanatçı bozuntusunun Konya’ya gelmesine, belediyenin yer tahsis etmesine karşı çıkıyorlar. Belediye Başkanının cevabı: “Sivil toplum örgütü dediğiniz ne? Birkaç masa ve sandalyeye minnet eden yerler değil mi?” diyor. “Varlığınızı bize borçlusunuz” demeye getiriyor. O masayı, sandalyeyi kıracaksın başında!
Bu adam mı siyaset yapacak? Bu adam mı sivil halka dokunacak? Bu adam mı kendini oraya taşıyanlarla bir gönül bağı kuracak?
Sen kimsin?
Seni kim getirdi oraya?
Doğru, millet seçmez, siyasi irade atarsa kendini kral zanneder izansız adam?
Bunun gibilere kim haddini bildirecek?
Konya milletvekilleri, belediye başkanları bu milletle yüzleşmek zorundadır. Sokaklara dökülmelidir hepsi, mahalle mahalle kahve kahve dolaşma zamanıdır. Seçimden önce neredeydiniz sorusu korkutmasın hiçbirini, azarsa azar, sitemse sitem, halkın karşısına çıkmalı, halktan kaçmamalıdır.
Konya’da bir %10 var, eğer bu yüzleşme, gönül alma gerçekleşmezse, kayar gider bu oy oranı. Bunu yapacak olan milletin iradesini teslim ettiği milletvekilleri, belediye başkanları. İftar sofralarında zaman öldürmeyi bırakmalılar, oruçlu oruçlu dolaşacaklar, iftar saati kim denk geldiyse onunla oruç açacaklar.
AK Parti teşkilatlarında bu zamana kadar kimler görev aldıysa il ve ilçelerde hepsine ulaşılması gerekiyor. Öyle bir iftar toplantısı düzenleyip, bir araya gelmek değil, görev paylaşımı yapılacak. Herkesin atı arabası var, herkes görev bekliyor, bunları görevlendirecek adam yok!
Bu kadar hizmetin yapıldığı bir iktidarda, hizmetleri anlatacak adam olmaz mı?
Tayyip Bey’in büyüttüğü bostanlardan bıktık, bostan korkuluğu kadar bile kurtta kuşta bir karşılıkları yok!