14 Mart Tıp Bayramı’na 5 kala Cumhurbaşkanımız Erdoğan talihsiz bir ifade kullandı.

Devlet Hastanelerinde çalışan doktorların şikayetleri yanlış aktarılmış olmalı ki, “Giden gitsin” dedi.

İrticali bir konuşma olduğu belli, kim nasıl bir yönlendirme yaptıysa ya da durumun vahametini aktarırken nasıl bir ayar kaçırma yaşandıysa, Cumhurbaşkanımız Erdoğan da bilginin elektriklenmesini cümlelerine yansıttı.

Söylenilmesi gereken!

“Doktor kardeşlerim!

Pandemi döneminde gösterdiğiniz fedakarlıktan dolayı şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Dünya bir ekonomik kriz yaşıyor, ülkemiz de bu krizi yaşamak zorunda kaldı. Sizlerin ekonomik durumunuzu düzeltmek bizim boynumuzun borcudur. Meslek grupları içinde en kutsal, en prestijli işi sizler yapıyorsunuz, yeterli olmasa da en yüksek maaşı sizler alıyorsunuz. Sizlerden biraz daha fedakarlık bekliyoruz, her biriniz devlet sorumluluğu taşıyan bir meslek icra ediyorsunuz, can güvenliğiniz bizlere emanetse, canlarımız da sizlere emanet. Özel sektörde görev yapan doktorlarımızdan da milletim adına ricamdır; devlet hastanelerine geri dönün ki, milletimiz hem hekim kalitesini hem de hizmet kalitesini devletimizde bulsun. Çalışma şartlarınız ve ekonomik refahınız için şartlarımızı zorlayacağız. Hepinize minnet duyuyorum, hepinize teşekkür ediyorum.” olmalıydı.

Hekimlerimiz sadece para için yurtdışına gitmiyor ya da özel sektöre geçmiyor, özellikle üniversite hastanelerimizde mobbing uygulayan yöneticiler var. Cumhurbaşkanımız rektör atamalarında çok da isabetli kararlar vermiyor. Devlet hastanelerimizde de durum pek iç açıcı değil, yönetim kabiliyeti aranmadan kişisel tanışıklıkları olan insanlar başhekim, başhekim yardımcısı yapılıyor. Doktorlarımızdan pandemi döneminde döner sermaye payı almayanlar da oldu. Her şeyi paraya bağlamak doğru değil. Yöneticisi asil ve erdemli olan kurumlardan kimse ayrılmak istemez!

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 14 Mart’ta hekimlerimizle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde buluşacak!

Doktorlar ve sağlık çalışanlarıyla ilgili müjdeler vereceğini biliyoruz.

Doktorların özlük hakları ve maaş düzenlemeleri yasalaştı ama askıya alındı.

Hemşirelerin 3600 ek gösterge beklentilerinin de karşılanacağı biliniyor.

En önemlisi “Malpraktis” yasal düzenlemesi doktorların daha özgüvenli çalışmasını getirecek.

Tıp alanında fiziki şartların standartları yükseltildiği gibi doktorların çalışma standartları da yükseltilecek.

Ameliyatlarda yaşanan hasta mağduriyetlerinin devlet tarafından karşılanacak duruma gelmesi doktorlarımızı hem rahatlatmış olacak hem de risk alma kabiliyetlerini tetikleyecektir.

En az doğru işler yapmak kadar doğru üslup kullanmak da önemlidir.

Hekimlerimizin nasıl bir özveriyle çalıştıklarını Cumhurbaşkanımız Erdoğan da dahil hepimiz çok iyi biliyoruz.

Doktorlarımız bir sefer hali yaşıyor.

Yine biz biliriz ki, seferde askere laf söylenmez!