Solcu bir arkadaşım var, arada buluşuyor, muhabbet ediyoruz.

Benim de arayıp sorma ihtiyacı hissettiğim yakınlıkta olan bir arkadaşım.

Gençliğimi de bilen biri.

Onunla ne rakı içtik ne bira.

Ama biliyor geçmiş yıllarda alkol kullandığımı.

Ben 18 yaşında bütün kötü alışkanlıklarımı bıraktım.

Zararlı olduğu düşüncesiyle değil haram olduğu inancıyla bıraktım.

Geriye bir sigara kalmıştı, onu da halledecek gibiyim sanki.

Geçen gün yine buluştuk. Takıldı bana, “Bir rakı al” diye.

“Etini, mezeni alayım, rakıya para vermem, ayrıca et, meze rakıdan da fazla tutar” dedim.

“Doğru” dedi.

Benden böyle bir şey istemesi tabii ki ciddi değil, tabii ki takılma amaçlı, bu cesareti yıllara varan dostluğumuza dayanıyor.

Sonra düşündüm.

Takılma amaçlı bile bir namaz vakti, “Hadi camiye gidelim” diyemeyeceğimi.

Geçmişe dayalı bir dostluk da olsa, o takılmanın yapılabiliyor olması düşündürdü beni.

Mesele kestirip atmak değil, mesele tavır geliştirmek, bozmak da değil, mesele o sözün söylenebilmesi rahatlığını üzerinde taşıyabilmesi.

Üzerimde nasıl bir hatır varsa, rakısının yanına meze alabilmeyi söylemek.

Kalktığımızda içim ürperdi.

Bir şakayı büyütmek ne kadar doğru!

Ama büyütmeliyim.

Hz. Ömer’e “Hadi şarap içelim”, Ebu Zerr’e, “Hadi kervan basalım” diye şaka yollu takılacak biri olmamıştır, aklından bile geçirmemiştir.

Geçmiş insanın yakasını bırakmıyor, ta çocukluk yıllarına kadar uzanabiliyor.

Çocukluğumu, gençliğimi şaka yollu hatırlatan, yüzümü kızartan bir dostun olması elbette ki iyi niyetli değil, sonra bütün ahlaki değerlerimizin devresini yakan işler diziliyor gözümün önüne.

Müslümanlık kimliğiyle başkan, vekil, bürokrat olan ya da bütün imtiyazların kulpuna sarılan her kim varsa, o kimlik içinde hırsız, o kimlik içinde rüşvetçi, o kimlik içinde zinakar oluyor ve herkes biliyor bunu, kimse de aldırmıyor, bir yerlere hâlâ bu şeref yoksunları taşınıyor.

Bizim çocukluk yıllarımız yakamızı bırakmıyor, bunları şimdiki halleri ne kadar harama bulaşıyorsa o kadar yükseltiyor!

Anladım ki bu toplumun altı ıslak!