Bize kimse bir makam vermedi, bizi kimse de vazifelendirmedi, kendimiz gücümüz yettiğince birçok meseleyi kendimize vazife edindik.

Bunca zaman yaşadıklarımızdan dolayı da kimseye gönül koymadık.

Zaman zaman sitem edecek olduk, onu da kendimize yakıştıramadık.

Sitem etmeye de, gönül koymaya da hakkımız olduğu halde ne sitem ettik ne de gönül koyduk.

Çünkü…

Birilerine güvenerek, birilerine inanarak yola çıkmadık.

İnanmak istediğimiz, güvenmek istediğimiz zamanlar olsa da, yaşadıklarımızı kimsenin önüne atmadık.

Bu zamana kadar en yakınlarım da dahil, en küçük bir hesabın içine girmeden, hiçbir şeyi pazarlık konusu yapmadan yaşamaya devam ettik.

İnandığım değerler uğruna kendimden ve ailemden dahi vazgeçebileceğim bir inanç taşıyorum, Allah bizi köşeye sıkıştıracak kadar sınamadı, onun da farkındayım.

Ama…

Ülkem ve devletim için fedakarlıklarda aynı şeylerin daha fazlasına katlanabilecek durumda olduğum halde, ülkemizin çıkarları ve kazanımlarımızın korunması karşılığında yapılan pazarlıkları anlayışla karşılarım.

Kimseye gönül koymayan bir yerde durmamızın tek bir sebebi vardır, o da ülkemize gönül vermektir.

Yaşadıklarımızı hikayeleştirmek, yüreklere dokundurmak zor değil, biz kendi yüreğimize dokunsun, yüreklerimizi sürekli diri tutalım diye yaşadığımızın farkındayız.

Bizim soracak fazla sorumuz yok!

Sadece bir soruyu yöneltme hakkı, anamızın ak sütü gibi hakkımızdır!

An itibarıyla yöneltiyorum bu soruyu; gaibi Allah bilir, zaten bizim kahinlik gibi bir şaklabanlığa da inancımız müsaade etmez!

Abdullah Gül olmasa ne kaybederiz?

Ahmet Davutoğlu olmasa ne kaybederiz?

Ali Babacan olmasa ne kaybederiz?

Yakın çevrelerinin bir kaybı olabilir, beklentisi olan insanların hayalleri suya düşebilir de biz hiçbir şey kaybetmeyiz!

Erdoğan’ı kaybettiğimizde sadece ülkemiz, devletimiz kaybetmez, mazlum halklar umutlarını da kaybeder!

Erdoğan’ın bütün hatalarının toplamı ne Abdullah Gül’e ne de Ahmet Davutoğlu’na denktir!

Şahsen geliştirdikleri tavrı anlıyorum, hak da veriyorum ama hakları olmadığını da söylemek istiyorum.

Gönül koymak, gönül verdiğimiz geleceğimize zeval getirmemelidir.

Erdoğan bir liderdir, Erdoğan bir iktidardır, Erdoğan’nın lider olmasının da, ülkemizi bu duruma getirmesinin de her bir evresini anlatacağımız kahramanlık hikayeleri vardır.

Melese gayet açıktır; gaye iktidarda kalmak mı yoksa iktidara yüzde bir payla ortak olmak, itilip kakılmak mı?

Kimse bize erdemden, ahlaktan, haktan, hukuktan bahsetmesin!

Bizim bildiklerimiz bize yeter!

O konulara hiç girmeyelim!

Çok şey bilmek, bir insanı cazibe merkezi haline dönüştürmediğinde, malumatfuruşluk kalır geriye!