Fethullah'ı Amerika'dan, kara para hırsızlarını Erdoğan'dan mı isteyeceğiz?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, FETÖ ve PKK konusunda ciddi adımlar attı. Her iki terör örgütünün de belini kırdı.
Yalnız...
Yanlış olan bir şey var.
FETÖ ve PKK'nın elebaşlarına ve büyükbaşlarına devletimiz kendi ülkesinde dokunmamıştır, bu dokunamayışın sebepleri ne olursa olsun hem ülkemizde hem de ülkemiz üzerinde bu taşeron örgütleri kullanan emperyalist devletler nezdinde emsal teşkil edecek sulandırmalar, görmezden gelmeler, en nihayetinde de "Güçlü olana ve siyasilerle bağlantısı olanlara dokunulmuyor" gibi bir anlayışı doğrulatacak, sorgulatacak duruma getirmiştir.
Terör örgütleriyle işbirlikleri beraat ettirilen bazı kişilerin Masak Raporları'nda kara para akladıkları ya da geliri belli olmayan milyonlarca lirayı terör örgütünün üniversitelerine, vakıflarına, derneklerine aktardıkları tespit edildiği halde, hiçbir işlem yapılmamıştır.
Terör örgütüyle iltisak ve irtibattan, üye ya da yönetici olmaktan suçlanan kişilerin beraat ettirilmesi, delillerin yetersizliğinden veya delillerin yargılamaya dahil olunması istenen tarihten önce gerçekleştiği üzerinden değerlendirilse dahi, geliri belli olmayan paraların terör örgütüne aktarılması suçtur. Bırakın terör örgütüne aktarmayı geliri belli olmayan para yine başlı başına bir suçtur.
10 bin liradan, yüz bin liradan bahsetmiyorum. Milyonlar devletin hazırladığı Masak Raporları'nda geliri belli olmayan para olarak tespit edilmiş, rapor hazırlanmış. Terör örgütünü falan geçtik, sadece bu paraların nereden geldiği ve nereye aktarıldığı sorgulanır ve cezalandırılır.
Sen istediğin kadar Fethullah Gülen belamını Amerika'dan iste, devlet kurumunun hazırladığı raporlarda, o kadar parayı nereden elde ettikleri belli olmayan kişiler elinin altında duruyor, onlarla ilgili bir yaptırım uygulanmıyor.
Amerika'dan Fethullah'ı istiyoruz da bu kara para hırsızlarının kimler olduğu da biliniyor, onları Cumhurbaşkanımız Erdoğan'dan mı isteyeceğiz?
Amerika adamını koruyor, Türkiye'de de siyasiler adamlarını koruyor.
İktidar partisi de, muhalefet partileri de bu kişileri ağzına bile almıyor.
Ben öyle grup toplantısında adı geçen kişilerden bahsetmiyorum, ayrıca onlar için de bir şey yapılmış değil, saçma sapan işler için suç duyurusunda bulunan partiler grup toplantılarında adını duyurdukları kişilerle ilgili bir suç duyurusunda bulunmuyor.
FETÖ daha önce himmet parası topluyordu, şimdi de toplanan paraları, elde edilen servetleri paçayı kurtarmak için himmet olarak mı dağıtıyor?
"FETÖ borsası var" diye bağıranlar, bu borsada kimlerin kurtarıldığını açıkladı mı? Bir tek isim bile söyleyemediler! O kadarını herkes biliyor. Neden isim açıklanmıyor, neden suçladığı adliyeye gidip suç duyurusunda bulunmuyor?
Doğrusu milletimizin de umurunda değil.
Ancak darbe 'ima'larına karşı, "Hodri meydan" nutukları atmakla meşguller...
"Devletin polisi, savcısı, hakimi, ilgili birimleri var, onların vazifesini biz mi üstleneceğiz; bu devlette iktidar partisinin ve muhalefet partilerinin milletvekilleri var, onların takip etmesi gerekenleri biz mi takip edeceğiz" diyenlere, şunu hatırlatıyordum: Daha önceki gerçekleşen darbelerde ve darbe girişimlerinde onlar yok muydu?