Abdullah Gül, “Anayasa Mahkemesi'nin 2007 yılındaki haksız “367 Kararı” karşısında ne hissettiysem, başka bir yüksek mahkeme olan Yüksek Seçim Kurulu'nun dün aldığı kararı duyunca aynı duyguları yaşadım. Yazık, bir arpa boyu yol alamamışız” dedi.

Ahmet Davutoğlu da, "Türk siyasi hayatının ve demokrasisinin tüm eksiklerine rağmen en önemli gücü sandığın meşruiyetidir. Ülkemizi en zor zamanlardan, kritik eşiklerden çekip çıkaran milletimizin sandıkta ortaya koyduğu iradesi olmuştur. Siyasî geleneğimizin en temel değeri de, son sözün sandıkta tecelli eden millet iradesine ait olmasıdır. Mazereti ve gerekçesi ne olursa olsun 31 Mart seçimleri sonrasında yaşananlar ve YSK’nın iptal kararı bu temel değerlerimizin zedelenmesine yol açmıştır. Adil, kurallara uygun seçimler demokrasinin olduğu kadar ortak aidiyet bilincimizin de referans noktasıdır. YSK’nın kararı ise evrensel hukuka ve yerleşmiş teamüllere aykırılıklar barındırmakta, bu bilince zarar vermektedir. Siyasî hareketler için en büyük kayıp seçimlerin değil toplumsal vicdanda ahlakî üstünlüğün kaybedilmesidir. Şimdi yapılması gereken; ülkemize yakışan olgunlukla seçim sürecini yürütmek, gerilim ve kutuplaşmadan uzak durarak demokrasimizin daha fazla yıpranmasına engel olmaktır." dedi.

Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu, organize hırsızlığı görmüyor mu? O kadar belge yayınlandığı halde, 'millet iradesi daha önce 367 kararıyla gasbedildi, şimdi de organize soygunla gasbediliyor' demiyor da, kendine karşı operasyon çekenlerin ağzını sulandıracak açıklamalarda bulunuyor? Bir insan bu kadar mı zeka yoksunu, bu kadar mı muvazenesiz, bu kadar mı koltuk uğruna düşmanlık yapanların kucağına oturacak kadar alçalır!

Ahmet Davutoğlu'na gelince, şimdi yerini bulmuş, O'nun yapacağı danışmanlıktı, CHP'ye gönüllü danışmanlık yapıyor. Sabit Kanatoğlu bile bunlardan daha şahsiyetli. 
Gözünüzü toprak doyursun!

***

"Ahlaksız, nankör, koltuk sevdalısı" falan diyoruz ya, hiçbiri değilmiş, bunlar proje adamlarmış, Erdoğan doğru yapmış, bazen nezaketsiz olarak suçluyordum, yüzlerine tükürerek kovmak varmış!

***

Fetullah Gülen, Alman radyo kanalı NPR'den Robert Siegel'e röportaj verdiğinde ne demişti:

"Erdoğan beni bitirebilirse hareketteki herkesin çözülebileceğini düşünüyor ama bu hareket Tanrı'ya bağlı bir sevgi ve özveri hareketidir. Bizden sonra da insanlar harika işlerini yapmaya devam edecektir. Binlerce insan burayı ziyaret etmek için geldi. Ziyaret edenler arasında 50 milletvekili yanı sıra Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu bulunuyordu."

***

Ahmet Davutoğlu, FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen'le yaptığı görüşme için "Abdullah Gül’ün bilgisi dahilinde görüştüm" demişti. Abdullah Gül de, "Bilgisinin olmadığını" söyleyerek yalanlamıştı. Sonra Davutoğlu, "Sayın Abdullah Gül'e saygım sonsuz ama zihnim çok berrak" demişti, Abdullah Gül yine yalanlamıştı: "Benim de zihnim berrak; ayrıca konu hakkında önceden haberdar edilmediğim için, öğrendiğimde duyduğum ve etrafımla da paylaştığım rahatsızlık yüzünden de unutmam mümkün değil" demişti.

Bunların zihni ne kadar bulanık olsa da bizlerin zihni berrak; hamurları da mayaları da bir. Biz bunların ikisini de başbakan yaptık, birini de cumhurbaşkanı yaptık, birbirlerini yalanlayanlar canhıraş aynı menzile koşuyor, ne de olsa emir büyük yerden!

***

Şehit Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopterinin düşürülmesi davasını Abdullah Gül Cumhurbaşkanlığı döneminde Cumhurbaşkanlığı himayesine almıştı. O suikast deşifre edilmelidir, dava dosyasının üzerindeki kirli eller kırılmalıdır. Muhsin Yazıcıoğlu'nun FETÖ'yle ilgili bildiklerinden dolayı şehit edildiğinden zerre kadar şüphem yok. Esas Yazıcıoğlu davasında bir arpa boyu kadar yol katedilmemiştir, katiller aramızda gezmiyor, bizlere ayar vermekle meşgul!

***

Üstad Necip Fazıl Kısakürek ne güzel söylemiş:

Ey düşmanım, sen benim ifadem ve hızımsın;
Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın!..

***

Oy verdikleri partilerin genel başkanları ve parti politikaları hakkında en küçük eleştiride bulunmayan şahsiyet yoksunları Erdoğan hakkında yapılan hakaret ve ima'lara bayılıyor. Biatçi de sizsiniz, zavallı da sizsiniz, aklını bedavaya kiralayan da sizsiniz, yobaz da sizsiniz, cahil de sizsiniz, herkesle iş çevirecek kadar fırıldak da sizsiniz!

***

Erdoğan bu ülkenin turnusolüdür...