1. YAZARLAR

  2. Doğan Hisar

  3. Belediye Başkanları ne zaman kendi evlerinde iftar verecek?
Doğan Hisar

Doğan Hisar

Yazarın Tüm Yazıları >

Belediye Başkanları ne zaman kendi evlerinde iftar verecek?

A+A-

Bir an olsun kendinizi yabancı bir ülkenin vatandaşı gibi hissedin. Yanınızda konuşmaları Türkçe'den dilinize çeviren bir tercüman var. Siyasi parti liderlerinin konuşmalarını dilinize çeviriyor. Sonra parti genel merkezlerini ve il teşkilatlarını gösteriyor. Mitinglerdeki insan çeşitlerinin farklılıklarını da izliyorsunuz. Hitap, vizyon, görsellik ve seçmen yüzlerine baktığınızda hangi siyasi liderin entelektüel ve halkı kucaklayıcı olduğunu düşünürsünüz. İşte onun için AK Parti bu ülkenin açık arayla hep birinci partisidir!

***

Bir kurumun, kuruluşun başında ahlaksız insanlar temsil makamını işgal ediyor, hatta o makamlar için aranan kişiler oluyor, o insanların etrafında hâlâ toplumun adını-sanını bildiği, duyduğu insanlar yer alıyorsa, ahlaksız insan utanmadığı gibi etrafındakiler de ahlaksızı utandırmak şöyle dursun birlikte poz veriyor, birbirlerini pohpohluyorsa, ahlaksızlığı meşrulaştıran ahlaksızlar ya da ahmaklar var demektir!

***

Bazı şerefsiz, gerçekten de haysiyetsiz gazeteciler vardı eskiden. Gazete patronlarından muhabirlerine kadar hepsi kendilerinde bir güç bulurdu, bunlar hem postal yalayıcısı hem de yüksek mahkemelere muhbirlik yapan köpeklerdi. Onların yazdıkları yazılar, patronlarına yaranmak için yaptıkları haberler iddianamelerde yer alırdı, patronlarının masa artıklarından beslenen bu aşağılık tipler kendilerine biçilen görevleri bile anlamayacak kadar öküzlerdi. Bugün iktidar yalakalığı yapan gazeteci ve yazarlar olsa da, eskinin gazeteci ve yazarları iktidar yalakalığı yapmakla kalmaz, birçok üst kurulun kölesi olmayı bir itibar zannederdi. Bugün bazılarını görüyorum, sosyal medyadan veryansın ediyorlar yine. O günün cahilleri ellerine tutuşturulan belge ve bilgileri haber yapıyordu, bugün belgesiz ve bilgisiz kaldıkları için yazabilecekleri tek şey hakaret. Savcıların, hakimlerin ve üst akılın kurmay kadrosunun hazırladığı haber ve yazıları kendi adlarıyla yazan, cümle kurmaktan dahi aciz olan insanların köşe yazarı, gazete muhabiri olduklarını zannettik. Bunlara servis edilmeden hiçbir şey yazamazlar. Keşke biraz param olsaydı da, ben de havlatabilseydim birilerine karşı bunları!

***

Hayatı tetikçilikle geçmiş, devran dönünce nalına-mıhına vuran insanları siyasi hafıza da, sivil hafıza da yargılamaz, sadece hatırlatmalarda bulunur. Ertuğrul Özkök gibi adamların kararttığı insan hayatlarının haddi hesabı yoktur!

***

Bizim insanımızın bir vicdanı, bir farkı vardır. Toptan retçi, toptan kabulcü değildir, savunmalarının yanı sıra yakınlık duyduğu yapıları eleştiren bir hakkaniyetli tarafları hep olmuştur. Farklı siyasi ya da ideolojik düşüncede olan insanlarla bir tartışmaya girdiklerinde, görüldükleri yerlerle ilgili, karşıtlarından bile daha ağır ifadeleri olduğunu söyleyebilecekleri kayıtları muhafaza altındadır. Kendi içinde bulundukları yapılarla ilgili en küçük eleştiride bulunmayan insanlara sadece 'hayal dünyanızda yaşamaya devam edin' denilebilir!

***

Bu ülke insanını Kürt-Türk, Alevi-Sünni, laik-antilaik, sağcı-solcu diye ayıran CHP olmuştur, ayırmakla kalmamış karşıtlarına yaşam hakkı tanımamıştır. CHP'nin geçmişi Türkiye'deki terör örgütlerinden daha karanlıktır, eli daha kanlıdır!

***

Fakir-fukara ve mahalle sakinlerinin evlerine çat-kapı giden belediye başkanları değil de, kendi evinde fakir-fukaraya, mahalle sakinlerine iftar yemeği veren belediye başkanları olsun isterdim. Biz ne zaman bir vatandaşı kendi sofrasında ağırlayan siyasetçilerle tanışacağız. Vatandaşı kendi evinde bir siyasetçinin ağırlayabilmesi için de misafir ettiği insandan utanmayacağı, ağırladığı insanın evden ayrıldığında "Nasıl bir hayat yaşıyorlar" demeyeceği mekanlarda oturması gerekiyor!

Önceki ve Sonraki Yazılar