Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti'nin her ferdi davalarını anlata anlata, yönetim kadrosu da geçmişten buyana icraatlarıyla iktidar olmuş ve iktidarda kalmayı başarmıştır.

Neler yapacağını anlatan AK Parti bugün neler yaptığını anlatamıyor.

İstiyor ki millet aldığı hizmetleri anlatmaya gerek kalmadan anlasın.

Takdir etsin.

Minnet duysun.

Öyle bir dünya yok!

Her yeni atanan bakan, her yeni seçilen belediye başkanı, her göreve getirilen il ve ilçe başkanları esas kendi insanını ötekileştiriyor.

AK Parti toplumsal ayrışmalardan zaman zaman kazançlı çıkabilir, esas dikkat etmesi gereken şey, kendi insanını ayrıştıran tavır, davranış ve beylik cümlelerden vazgeçmesi olacaktır.

***

Ben genel kazanımlara baktığım zaman AK Parti'nin neler kazandırdığını, birçok konuda da hayal bile edemediklerimizi gerçekleştirdiğini bilen biriyim. Bu kadarı benim oy vermem ve destek sağlamam için yeter de artar bile.

Birçok insan gibi benim de gördüğüm ve sorguladığım esaslı bir sorun var!

Hizmet eden ya da işinin ehli insanlar değil, kurumların başındaki insana yakın olanlar kişiler hayal edemeyecekleri görevlere getiriliyor.

Hem siyasi hikayesi olanlar hafızalardan siliniyor hem de kurumsal hafıza katlediliyor.

Biz bir hizmet bilincini temsili makamlara taşımıyoruz, tercih edilen kişi her kimse, altındaki kadrolara işten analasın ya da anlamasın kendine bağlı olacak kişileri taşıyor.

Eller kendilerini o makamlara taşıyanlara şak şakcılık için kullanılıyor, iş yapmak için değil!

***

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Fatih Sultan Mehmet'in türbe avlusunda elleri arkada bağlı durmasından dolayı hakkında soruşturma açılmasını saçmalık olarak değerlendiriyorum.

Tamam saygısızlık denilebilir.

Lakayıtlık denilebilir.

Ama suç işlediği söylenemez.

Bu nasıl bir akıl, nasıl bir anlayış, nasıl bir zorlama suç hamlesidir.

Türkiye'nin meseleleri bunlar değildir.

Suçlanacak o kadar çok şey varken insan zekasını, aklını mahkum edecek girişimlerde bulunmak bakanlığa yakışmaz!